SETA Dış Politika Araştırmacısı Acun, "Belki cephelerde kısmi sakinlik oluşabilir ama Suriye sathında çatışmalar devam edecektir. Sahada bir ateşkesin oluşmasını çok mümkün görmüyorum" dedi.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Dış Politika Araştırmacısı Can Acun, Suriye’de kısmi ve geçici ateşkes niteliğindeki çatışmaların sonlandırılması anlaşmasıyla ilgili, "Ateşkeste dikkat edilmesi gereken husus, YPG gibi bir terör örgütünün de bu anlaşmanın kapsamına dahil edilerek, koruma altına alınmış olması. Burada Türkiye'nin hamlelerinin de kısıtlanmak istendiğine dair bir izlenim oluşuyor" dedi.
Can Acun, ABD ve Rusya'nın açıkladığı Suriye'deki ateşkes ve sahadaki olası yansımalarına ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, ateşkesin Suriye'deki iç savaşı sonlandırması noktasında çok iyimser olmadığını belirtti.
ABD ile Rusya arasında hasmane tutumların sona erdirilmesiyle ilgili bir mutabakat zemininin oluşturulduğunu ancak tarafların yaptığı açıklamalarda El-Nusra Cephesi ve ilişkili grupların, bu ateşkesin dışında tutulacağının ifade edildiğini anımsatan Acun, "Rusya'nın ateşkesin ardından yayınladığı haritalarda Suriye muhalefetinin çok büyük kısmını ateşkesin dışarısında bıraktığı anlaşılıyor. Dolayısıyla burada aslında taraflar kalıcı bir ateşkes ve siyasi çözümden ziyade Esed rejimini ayakta tutabilecek formüller üzerinde anlaşmaya varmış gibi görünüyorlar. Ateşkeste dikkat edilmesi gereken bir husus ise YPG gibi bir terör örgütünün de bu anlaşmanın kapsamına dahil edilerek, koruma altına alınmış olması. Burada Türkiye'nin hamlelerinin de kısıtlanmak istendiğine dair bir izlenim oluşuyor. ABD ve Rusya'nın yaptığı açıklamalardan bunu görmek mümkün" değerlendirmesinde bulundu.
"Çatışmaların durmasını beklemiyorum"
Ateşkesin sahadaki olası yansımalarını da değerlendiren Acun, bunun 30 Eylül'de "DAEŞ ile mücadele görüntüsü altında" muhalifleri çok yoğun şekilde bombalamaya başlayan Rusya'nın hamleleriyle şekilleneceğini anlattı.
Acun, "Şimde de 'El Nusra'ya müdahale ediyorum, terör örgütlerine müdahale ediyorum' görüntüsü altında muhalifleri hedef almaya devam edecek. Buna da muhalifler elbette yanıt vereceklerdir. Çatışmaların durmasını beklemiyorum. Belki görece olarak belli cephelerde kısmi sakinlik oluşabilir belli bir süre ama Suriye sathında çatışmalar fiilen devam edecektir. Sahada bir ateşkesin oluşmasını çok mümkün görmüyorum" diye konuştu.
"15 günlük ateşkesi sadece insani duyarlılık olarak görüyorum"
Stratejik Düşünce Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün ise 5 yıldır Suriye'de devam eden ve yaklaşık 300 bin insanın ölümüne yol açan iç savaşta 15 gün gibi kısa bir süre de olsa tüm taraflarca kabul edilen ateşkesin ilk olması açısından önem taşıdığını söyledi.
Rusya'nın nihai hedefinin Suriye'nin tamamında Esed rejiminin hakimiyetini tekrar sağlamak olduğuna dikkat çeken Akgün, "15 günlük ateşkesi sadece insani duyarlılık olarak görüyorum, kalıcı bir stratejik barış anlaşması olarak değil. Ne zaman gerçekten kalıcı barışı konuşuru? Esed rejimi, sahada bugün kendisiyle çatışmakta olan muhalefeti meşru olarak görüp birlikte işleyebilen ortak bir hükümet kurmayı kabul ettiği zaman. Zaten 2254 sayılı BM kararı da bunu öngörüyor, 6 ay içerisinde bir geçiş hükümeti kurulması ve ateşkesin sağlanması" ifadelerini kullandı.
Hiç yorum yok :